Akçakoca Gezisi (20.06.2024)

 Haziran ortasını geçtik. Bayram tatili bittiğine göre yollar sakindir. Perşembe gününü kendime ayırdım. Yedigöller'e gitme planı yapmıştım. Sabah 2 saat geç uyanabildim. Sabah sekizde ancak yola çıkabildim. Biraz geç çıktığım için rotayı kısalttım. İyi ki de böyle olmuş. Görmediğim yollardan geçmiş oldum.

Gezi Rotası:

Sabah tatlı bir serinlik vardı. Düzce'de otoyoldan ayrılıp Kuzeye doğru döndüm. Akçakoca'ya doğru çıkan yol manzarası ve virajlarıyla beni heyecanlandırıyor. Saat 11.00 de Akçakoca sahiline ulaştım. Ortalık nispeten sakindi. Biraz etrafı izleyip ayrıldım. Benim yolda olmam gerekiyordu.

Kıyı boyunca uzanan sahil yolunu daha önce geçtim. Benim merak ettiğim aradaki köy yolları. Harita üzerinden güneye doğru Dokuzdeğirmen köyünü işaretledim. Daha sonra Melen Çayı boyunca tekrar kuzeye, sonra bir zikzaklı rota belirleyip yola koyuldum. 

Karadeniz ikliminin unsurları geçtiğim güzergahta hemen göze çarpıyor. Dağlar yeşil, yol kenarları fındık bahçeleri ile kaplı, yollar inişli çıkışlı. 

Dokuzdeğirmen köyünden sonra Melen Çayının solundan devam eden yoldan kuzeye yöneldim. Manzara muhteşemdi. Vadi yamacı boyunca kıvrılarak tırmanan yol oldukça dar olduğu için motosikleti park etmeye çekindim. bir kaç yerde durup fotoğraf çekebilirdim ama o akıcı anın büyüsünü bozmak istemedim.

Görele ve Yalpankaya köylerinden sonra tekrar batıya döndüm ve sırasıyla Kestanepınarı, Şerbetpınarı, Kurudere ve Darıçayırı köylerini geçtim.

Yollar bazı noktalarda oldukça bozuktu, özellikle Yalpankaya- Kestanepınarı arasında kalan bölüm neredeyse tamamı stabilizeydi. Temkinli ve yavaş ilerledim. Yavaşlama ile birlikte hava sıcaklığı beni bunaltmaya başladı. Tekrar düzgün yollara kavuşunca bir orman kenarında çay molası verdim.

Tepetarla köyüne ulaştığımda, Sakarya nehri üzerindeki bir köprüden geçtim. Su içinde inekler vardı. Manzara hoşuma gitti.

Yolun devamında kısa bir sürüş sonunda Akgöl' e ulaştım. Burası Sakarya Nehrine dökülen bir dere üzerinde oluşmuş alüvyon set gölüdür. 

Gölde fotoğraf çekip ayrıldım. labirent gibi bir çok köy yolundan döne döne Kaynarca'ya daha sonra Kandıra'ya ulaştım. Kandıra da kısa bir mola sonrası Ağva üzerinden döndüm. Yolun bu kısmı benim aşina olduğum bir yol. Akşam üstü sakindi. Bana kalan virajların keyfini çıkarmak oldu. Akşam üstü 19.00 da eve ulaştım. Toplamda 432 kilometre yol yaptım. Haritalarda anayollar dışında başka hikayeler var. Tanık oldum. Yol boyunca 250NK beni hiç üzmedi. Tüm rota boyunca zevkle sürdüm.